Uzmanlar, bal arılarının azalmasında doğal habitat kaybı, kentleşmenin genişlemesi gibi faktörlerin yanı sıra iklim değişikliğinin de önemli bir rol oynadığını belirtiyor. İklim değişikliğinin bitki çeşitliliği üzerinde olumsuz etkilerinin, arı popülasyonunu doğrudan ve dolaylı olarak etkileyerek azalmasına neden olduğu ifade ediliyor. Pestisitlerin yaygın kullanımının da bal arılarının popülasyonunu olumsuz etkilediği vurgulanıyor.
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Program Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Tuğba Kaman, arı ölümleri konusunu ele alarak, bal arılarında yaşanan azalmanın engellenmesi için neler yapılabileceğini açıklıyor.
Pestisitlerin yaygın kullanımının bal arılarının azalmasında önemli bir etken olduğunu belirten Dr. Kaman, özellikle neonikotinoid gibi insektisitlerin arıların bağışıklık sistemini zayıflatarak üreme başarısını etkilediğini ve zamanla koloni kayıplarına neden olabileceğini dile getiriyor. Organofosfatlar ve piretroidler gibi diğer pestisitlerin de bal arıları için risk oluşturduğunu söylüyor. Bu kimyasalların bitkilerin elektrik alanını değiştirerek arıların çiçekleri algılama şeklini etkilediği ve arılar üzerinde akut veya ölümcül etkilere sahip olabileceğini ifade ediyor.
Doğal habitat kaybı, kentleşmenin genişlemesi ve mono kültürlü tarım alanlarının da bal arılarının azalmasına katkıda bulunduğunu belirten Dr. Kaman, arıların beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için çeşitli nektar ve polen kaynaklarına güvendiğini, bu kaynakların azalmasının bal arısı kolonilerini zayıflattığını ve diğer stres etkenlerine karşı daha savunmasız hale getirdiğini ifade ediyor.
Ayrıca, arıların parazitler ve hastalıklarla da karşı karşıya olduğunu belirten Dr. Kaman, Varroa destructor adlı arı akarının bal arısı kolonilerini etkileyen en yıkıcı zararlılardan biri olduğunu söylüyor. Bu akarların arıları zayıflattığını ve ömürlerini kısalttığını ifade ediyor. Arıları etkileyen viral, bakteriyel ve mantar enfeksiyonlarına da dikkat çeken Dr. Kaman, bu hastalıkların bal arısı kolonilerini zayıflattığını ve üreme yeteneklerini etkilediğini belirtiyor.
İklim değişikliğinin bitki çeşitliliği üzerindeki etkilerinin de arı popülasyonunu etkilediğini belirten Dr. Kaman, iklim değişikliğinin bazı bitkilerin çiçeklenme dönemini etkileyerek arıların beslenme kaynaklarını azaltabileceğini söylüyor. Bu durumun da arıların genel sağlığını ve hayatta kalmasını tehlikeye attığını ifade ediyor.
Arıların azalmasının, gıda güvenliği ve ekosistem dengesi üzerinde olumsuz etkileri olduğunu vurgulayan Dr. Kaman, arıların tozlaştırıcılar olarak ekosistemler için önemli bir rol oynadığını ve birçok gıda mahsulünün tozlaşmasından sorumlu olduğunu belirtiyor. Arıların azalmasıyla birlikte tarımsal verimde potansiyel kayıpların yaşanabileceğini ve gıda güvenliğinin tehlikeye girebileceğini ifade ediyor.
Bu nedenle, Dr. Kaman, pestisit kullanımının azaltılması, arı dostu yaşam alanlarının oluşturulması ve arıcıların eğitilerek arı sağlığını geliştiren uygulamaların benimsetilmesi gerektiğini vurguluyor.