
Türkiye’de son yıllarda yaşanan aşırı sıcaklar ve iklim krizi, kamuoyunda endişeleri artırıyor. Yuvam Dünya Derneği tarafından KONDA’ya yaptırılan “Türkiye’de İklim Krizi Algısı” araştırmasına göre, iklim değişikliği konusunda endişeli olanların oranı geçtiğimiz yıl %65 iken, bu yıl %84’e yükseldi. Araştırma, en büyük endişenin gıdaya erişim zorluğu olduğunu gösteriyor. TÜGİS Başkanı Kaan Sidar, sürdürülebilir gıda sistemleri oluşturmanın çevresel, ekonomik ve toplumsal bir gereklilik olduğunu belirtti.
İklim krizi, tarım sektöründe verim kaybına ve gıda üretiminde aksamalara neden oluyor. Bu durum, sürdürülebilir gıda sistemlerinin önemini vurguluyor. Araştırma, iklim değişikliği konusunda kendini sorumlu hissedenlerin geri dönüşüm, plastik kullanımını azaltma ve sürdürülebilir markaları tercih etme gibi çevreci uygulamalara yöneldiğini ortaya koyuyor.
BM Gıda ve Tarım Örgütü’nün verilerine göre, 2050’de dünya nüfusu 9,7 milyara ulaşacak ve gıda üretiminin %60 oranında artması gerekecek. Gıda israfının önlenmesi tek başına yeterli olmadığından, teknoloji ve inovasyon, sürdürülebilir gıda sistemleri yaratmada kritik rol oynuyor. Bitki bazlı ve laboratuvar ortamında üretilen besinler, akıllı tarım teknolojileri ve dikey tarım gibi yenilikçi yöntemler bu konuda önem kazanıyor.
TÜGİS Başkanı Sidar, gıda üreticilerinin sürdürülebilirlik projelerine duyarlılık gösterdiğini ve toplumun iklim krizi bilincinin güçlendiğini vurguladı. Sidar, 21-22 Kasım’da gerçekleştirilecek Sürdürülebilir Gıda Zirvesi ile sürdürülebilirlik alanındaki çalışmaların devam edeceğini belirtti.