İnovasyona Dokunmayan Sektör Artık Yok
Gün geçmiyor ki insan hayatını iyileştiren bir yenilikle karşılaşmayalım.
Stratejik marka yaratıcısı, inovasyon uzmanı, tasarım düşünürü.
Gün geçmiyor ki insan hayatını iyileştiren bir yenilikle karşılaşmayalım.
Kadınlar Günü'nün varlığını ilk olarak 1998 yılı civarı Kafkas ve Orta Asya Cumhuriyetleri için çalışırken öğrendim.
Bu yazıyı büyük pazarlama departmanları olmayan nispeten küçük şirketler için yazıyorum.
Daha önceki yazılarımızda inovasyonun 21. yüzyılın kaçınılmaz bir faaliyeti olduğundan bahsetmiştik.
Aslında pazarlama faaliyetleri sadece reklam vermek veya sosyal medya hesaplarını yönetmekten çok öte bir durum.
Sürdürülebilirliği başka bir anlamda kullanalım bugün: marka olmanın – ama kalıcı marka olmanın önemi. Yani süregelen, yıllar boyu büyüyüp gelişen bir marka olmak.
Evet, her dönemde insan oğlunu ileri götüren faktör, inovasyon sonucu ortaya çıkan buluşlar oldu.
Tekstil endüstrisinin iklim krizi, çevre, sosyal sorunlar gibi konulara ait negatif etkileri ile ilgili istatistikler etrafta kol geziyor. Hiçbiri de çok iç açıcı değil.
Cumhuriyetimizin, ülkemizin daha ilerilere gitmesi için sürdürülebilir düşünce ve buna bağlı aksiyon her alanda önemli olacak.
Bugün size son zamanlarda Türkiye’de de öne çıkmaya başlayan bir kavramdan bahsetmek istiyorum: Marka Amacı.
Seneler evvel ilk dijital pazarlama ufukta belirdiğinde çoğu işletme onu pazarlamadan ayrı yeni bir dal gibi algıladı. Dijital pazarlama uzmanları geleneksel pazarlamacılar ile yeterince bütünleşmiş değildi.
Marka ve inovasyon konusunda çalışan biri olarak şunu söylemek isterim ki her şeyin başlangıç noktası stratejidir. Yani neyi, neden, nasıl yapmamız gerektiğini tariflememiz lazım ki anlamlı, mantıklı, işe yarar adımlar atabilelim.
Yeni bir web sitesi hayata başlıyor. 21. Yüzyılın belki de en önemli kavramını irdelemek ve konuşmak üzere; “Sürdürülebilirlik.” Alev Gökçe.