Maliye ve Hazine Bakanı Mehmet Şimşek’in Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi’ni Orta Vadeli Programın maliye politikası bacağına katkı sağlayacak şekilde açıklaması olumlu bir adımdır. Bu, tek taraflı olarak yürütülen dezenflasyonist politikaların artık maliye politikasıyla desteklenmesi gerektiğini göstermektedir.
Bugünlerde, makro ihtiyati tedbirlerin aşamalı olarak kaldırıldığı bir dönemde, sıkı para politikasının yanı sıra sıkı bir maliye politikasına daha fazla ihtiyaç bulunmaktadır. Merkez Bankası politika faizinin yüksek seviyelere çıktığı bu dönemde, bütçedeki faiz harcamalarının artması beklenmektedir, bu nedenle bütçede tasarruf önemlidir. Makro ihtiyati tedbirlerin kademeli olarak kaldırılmasıyla birlikte, faiz oranlarının artması ve yabancı yatırımcıların DİBS alımlarına yönelmesiyle birlikte, TCMB rezervlerinde artış görülmesi, kamu tasarruf tedbirlerinin kamuoyuyla paylaşılması açısından olumlu bir gelişmedir.
Maliye politikasının 2024 yılındaki başarısı, kamunun tasarruf tedbirlerine ne derece sadık kalacağı ve 2024 bütçesinin ek bütçe gerektirmeden tamamlanıp tamamlanmayacağına bağlı olacaktır.
Ayrıca, birliklerimizde de tasarruf çabaları devam etmektedir. Faaliyet ve organizasyonlarını verimlilik perspektifinde yürüterek bütçelerini en etkin şekilde kullanmaya çalışmaktadırlar. Ancak, toplu bir tasarruf kültürüyle ülke olarak bu zorlu sürecin üstesinden gelebiliriz.
Tasarruf tedbirlerinin genişletilmesiyle birlikte, bütçe açığının milli gelire oranının ve harcamalardaki payının azalması takip edilmelidir. Ancak, 2025 bütçesinde daha kapsamlı bir tasarruf paketinin gelmesi beklenmektedir. Sadece para politikasıyla enflasyonun düşürülmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle sıkı maliye politikasının seçimsiz bir dönemde uygulanmasının önemli olduğu vurgulanmaktadır.
İhracatçıların desteklenmesi ve finans ekonomisinden reel ekonomiye geçiş için, ihracata daha fazla ihtiyaç duyulmaktadır. Bu nedenle, hükümetin alacağı her tedbirin ihracatı destekler nitelikte olması gerekmektedir. Ekonomik değerlendirmeler yapılırken, finansın yanı sıra reel ekonominin de göz ardı edilmemesi önemlidir. Ülkenin küresel piyasada rekabet gücünü artıracak yatırımların yapılabilmesi için kredi ve finansman kaynaklarına ihtiyaç vardır. Devlet desteklerinin yetersiz olduğu ve ihracatçıların finansman ihtiyaçlarını karşılamak için devlet teşviklerinin önemli olduğu belirtilmektedir.
Enflasyonun düşürülmesi için finansal tedbirlerin yanı sıra tarımda üretimi destekleyen tedbirlerin alınması gerekmektedir. Reel ekonomiyi ihmal etmeden, yapısal reformların da yapılarak enflasyonla mücadele edilmesi önemlidir. Devlete yük olan projelerde de ciddi tedbirler alınması gerekmektedir.
Jak ESKİNAZİ
EGE İHRACATÇI BİRLİKLERİ KOORDİNATÖR BAŞKANI