Londra’nın yeni süper kanalizasyonu Thames Tideway Tüneli sonunda tamamlandı. Londra ve sakinleri için yepyeni bir dönem başlıyor!
Londra’da nehir kirliliğini önlemek amacıyla inşa edilen 25 kilometre uzunluğundaki Thames Tideway Tüneli tamamlandı. Şehir genelindeki 21 noktada mevcut Viktorya dönemi kanalizasyon sistemiyle bağlantı kurulan tünel, atık suların doğrudan Thames Nehri’ne dökülmesini önleyecek.
Yüzyıllık Altyapıya Büyük Güncelleme
Mevcut kanalizasyon sistemi, 150 yıl önce dört milyon kişiye hizmet vermek üzere inşa edilmişti. Ancak Londra’nın nüfusunun günümüzde sekiz milyonu aşması, eski altyapının yetersiz kalmasına ve yağmur suyu ile kanalizasyon atıklarının taşarak nehre karışmasına neden oluyordu. Yeni sistemin devreye girmesiyle, kanalizasyondan nehre karışan atık suların %95’i önlenecek.
Thames Tideway Tüneli CEO’su Andy Mitchell, tünelin tamamlanmasıyla Londra için yeni bir dönemin başladığını vurguladı. “Bu sadece bir tünel projesi değil, Thames Nehri ve ekosisteminin sağlığını korumak için önemli bir adım” diyen Mitchell, tünelin ilerleyen yıllarda olumlu etkilerinin net bir şekilde görüleceğini belirtti. Proje kapsamında tünelin, Thames Water’a devredilmeden önce fırtına koşullarında test edileceği açıklandı. Aşırı yağışların kanalizasyon sisteminde taşmalara neden olup olmayacağı, önümüzdeki aylarda yakından izlenecek.
Sadiq Khan: Nehir Kirliliğiyle Mücadelede Önemli Bir Adım
Londra Belediye Başkanı Sadiq Khan, tünelin tamamlanmasını önemli bir dönüm noktası olarak nitelendirdi. “Bu proje, Thames Nehri’ne karışan atık miktarını ciddi oranda azaltacak” diyen Khan, Londra’nın su yollarındaki diğer kirlilik kaynaklarına da odaklanılması gerektiğini vurguladı.
Thames Tideway Tüneli projesi kapsamında, Londra’daki halkın nehirle daha yakın bağ kurmasını sağlamak amacıyla 1,2 hektarlık yeni kamusal alanlar oluşturuldu. Bu alanların bazıları gelgit dönemlerinde su baskınına açık olacak şekilde tasarlandı, böylece ziyaretçilerin daha temiz bir Thames Nehri ile doğrudan temas etmesi teşvik edilecek. Londra’nın altyapısına yapılan bu dev yatırımla birlikte, şehrin çevresel sürdürülebilirliği açısından büyük bir adım atılmış oldu.