Son aylarda Pakistan’daki yerel markalar pazarda gözle görülür bir ilerleme kaydetti. Yine de, topluma geri verme ve sürdürülebilir iş uygulamalarını benimseme söz konusu olduğunda, çoğu yetersiz kaldı. Yerel şirketler kurumsal sosyal sorumluluğun önemini anlamaya başlarken, toplumsal kalkınma ve çevresel çabaların büyük kısmı çok uluslu şirketler tarafından yürütülmektedir.
Bu küresel devler, rollerinin sadece ürün satmanın ötesine geçtiğinin farkına varmışlardır; sürdürülebilirlik, sağlık girişimleri ve çevresel uygulamalar yoluyla geleceği aktif olarak şekillendirmektedirler.
Sürdürülebilir Tarım ve Çevre Uygulamaları
Tarımda sürdürülebilirlik, geleneksel tarım yöntemlerinin genellikle toprağın bozulmasına, su kaynaklarının aşırı kullanımına ve zararlı pestisitlere bağımlılığa yol açtığı Pakistan’da acil bir endişe kaynağıdır. İklim değişikliğinin artan etkileriyle birlikte, şirketlerin doğal kaynakları korumak ve tarımın uzun vadede yaşayabilirliğini sağlamak için çevre dostu uygulamaları benimsemelerine duyulan ihtiyaç artmaktadır.
Bu zorluklara yanıt olarak Lipton, PepsiCo, Coca-Cola ve Mondelez Pakistan gibi çok uluslu şirketler daha sürdürülebilir tarım uygulamaları yönünde önemli adımlar atmaktadır. Örneğin, Lipton çay üretimini iklime duyarlı hale getirmiş, yenilenebilir enerjiyi operasyonlarına dahil etmiş ve çevreyi koruyan sürdürülebilir tarım yöntemlerini teşvik etmiştir. Benzer şekilde PepsiCo ve Coca-Cola da toprak sağlığını iyileştirmeye, pestisit kullanımını azaltmaya ve biyoçeşitliliği artırmaya odaklanan rejeneratif tarımı benimsemiştir.
Bu şirketler, bu uygulamaları hayata geçirmek için yerel çiftçilerle yakın işbirliği içinde çalışarak sürdürülebilir tarımın yalnızca uygulanabilir değil, aynı zamanda çevre ve ekonomi için de faydalı olduğunu göstermektedir. Sürdürülebilirlik, çay yapraklarının %98’inin sorumlu bir şekilde tedarik edildiği ve ambalajlarının %100 geri dönüştürülebilir malzemelerden ve bitki bazlı çay poşetlerinden yapıldığı Lipton’un faaliyetlerinin merkezinde yer almaktadır.
Dünyanın en büyük çay üretim tesisi olan Khanewal tesisi %66 oranında yenilenebilir enerji ile çalışarak Lipton’un daha yeşil, net sıfır geleceğe olan bağlılığını göstermektedir. Cadbury ve Oreo gibi markalarıyla tanınan Mondelez Pakistan da kakao ve diğer bileşenlerin sorumlu bir şekilde tedarik edilmesine odaklanarak sürdürülebilir kaynak kullanımı konusunda önemli adımlar atmıştır.
Sosyal Sorumluluk ve Halk Sağlığı Girişimleri
Pakistan’daki ÇUŞ’ler çevresel çabaların yanı sıra kamu sağlığı üzerinde de önemli bir etki yaratmaktadır. Nestlé, ülkedeki endişe verici çocuk yetersiz beslenme oranlarının farkına vararak 2010 yılında Nestlé for Healthier Kids girişimini başlattı. Bu program çocukları sağlıklı beslenme alışkanlıklarının önemi konusunda eğitmekte ve onlara yaşamlarının erken dönemlerinde daha iyi beslenme tercihleri yapmayı öğretmektedir. Başlangıcından bu yana ülke çapında 360.000’den fazla çocuğa ulaşan girişim, gelecek nesiller için daha sağlıklı bir geleceği teşvik etmektedir.
Enerji Verimliliği ve Yenilenebilir Enerji Projeleri
Enerji verimliliği, ÇUŞ’ların etki yarattığı bir diğer kritik alandır. Örneğin Shell, Pakistan’da enerji verimliliğinin teşvik edilmesinde kilit bir oyuncu olmuştur. Shell, sürdürülebilir enerji çözümleri sunarak ve yenilenebilir enerji projelerini destekleyerek ülkedeki karbon ayak izlerinin azaltılmasına yardımcı olmaktadır. Şirket, yalnızca çevresel sürdürülebilirliğe katkıda bulunmakla kalmayıp aynı zamanda uygun fiyatlı ve güvenilir enerji kaynakları sağlayarak ekonomik büyümeyi de destekleyen enerji verimli teknolojileri tanıtmak için yerel topluluklarla birlikte çalışıyor.
Yerel Markalar için Fırsat
Pakistan’daki yerel markalar için bu çok uluslu şirketler sadece rakip olarak değil, öğrenilecek ve taklit edilecek değerli fırsatlar olarak görülmelidir. Bu küresel şirketlerin öncülük ettiği yenilikçi uygulamalar ve sosyal sorumluluk girişimleri, sürdürülebilirliğin işin her yönüne entegre edildiği bir başarı planı sunuyor. Modern tüketici artık sadece bir ürün satın almıyor, onun arkasındaki değerleri ve felsefeyi de satın alıyor. Günümüz pazarı her zamankinden daha seçici ve temkinli. Tüketiciler markaların kârın ötesinde bir anlam taşımasını bekliyor; sürdürülebilirlik, etik ve sosyal etki konularında kendi inançlarına uygun şirketleri desteklemek istiyorlar.
Tüketici davranışındaki bu değişim, yerel işletmelerin uyum sağlaması için eşsiz bir fırsat sunuyor. Yerel markalar çok uluslu şirketleri rakip olarak görmek yerine onları akıl hocaları olarak görmelidir. Yerel işletmeler benzer sürdürülebilir uygulamaları benimseyerek ve şeffaflık, etik ve uzun vadeli etkiye odaklanarak sadece bu gelişen, değer odaklı tüketici tabanına hitap etmekle kalmaz, aynı zamanda güven ve sadakat de inşa edebilir. Bu şekilde, yerel işletmeler ÇUŞ’larla birlikte büyüme fırsatına sahip olacak ve Pakistan’da daha sürdürülebilir ve sorumlu bir iş ekosistemine katkıda bulunacaktır.
