Polat Enerji, Türkiye’nin en büyük rüzgar santrali olan Soma Rüzgar Parkı’na enerji depolama sistemi entegre edeceğini açıkladı. Bu, Türkiye’nin ilk şebeke ölçeğinde batarya tesisi olacak.
2022 yılında, enerji depolama kapasitesine sahip rüzgar ve güneş enerji projelerine öncelik verilmesiyle Türkiye’de yatırım tekliflerinde bir artış yaşandı. Ancak, bataryalar hala pahalı ve yetersiz arz nedeniyle maliyetleri önemli ölçüde artırıyor.
Türkiye ayrıca, güneş ve rüzgar enerjisi sektörlerinde olduğu gibi, bu teknolojinin yerli üretim altyapısını oluşturmak için çalışıyor. Ancak, bataryalar hâlâ yüksek maliyetleri ve sınırlı arzı nedeniyle önemli bir ekonomik yük oluşturuyor. Bu durum, hem maliyetleri artırıyor hem de mühendislik açısından ek zorluklar getiriyor.
Polat Enerji, Soma Rüzgar Enerji Santrali’ne küçük bir enerji depolama sistemi eklemeye karar verdi. Eylül ayında Partner EGS ile imzalanan sözleşmeye göre, batarya tesisi 4 MW işletme gücüne ve 4 MWh kapasiteye sahip olacak.
Huawei batarya ekipmanı tedarik edecek
Soma Rüzgar Parkı, Manisa ve Balıkesir illerinde yer alıyor ve toplamda 288.1 MW kapasiteye sahip. Soma Rüzgar Parkı, batarya tesisiyle birlikte Türkiye’nin ilk büyük rüzgar enerjisi santrali olacak. Ayrıca, bu batarya tesisi, ülkenin ilk şebeke ölçeğinde batarya sistemi olarak öne çıkacak. Bir veya daha fazla enerji kaynağını bir araya getirmek ya da batarya eklemek, santrali hibrit enerji santraline dönüştürür.
Polat Enerji, bu yükseltmenin şebeke esnekliğine katkı sağlayacağını belirtti. Şirketin Yönetim Kurulu Üyesi Neşet Özgür Cireli, Polat Enerji’nin Türkiye’nin en büyük rüzgar kapasitesine sahip olduğunu söyledi. Partner EGS, ekipmanı Huawei’den temin edecek.
Aksa Enerji, eş değer batarya kapasitesine sahip üç büyük yenilenebilir enerji projesi geliştiriyor
Yenilenebilir enerji santralleriyle batarya yatırımları artmaya devam ediyor. Aksa Enerji’nin bir yan kuruluşu olan Aksa Yenilenebilir Enerji, son birkaç ay içinde birkaç büyük projeyi duyurdu. Aksa Yenilenebilir Enerji, Eskişehir’de 141 MW kapasiteli bir rüzgar parkı geliştirecek ve bu, 141 MWh kapasiteli bir enerji depolama sistemi ile tamamlanacak.
WindEurope CEO’su Giles Dickson, rüzgar enerjisi santrallerinin %100 yerine projenin %20’sine eş değer kapasitede batarya eklemesinin çok daha makul olduğunu belirtti.
Aynı ilde, Aksa, 50 MW kapasiteli bir güneş enerjisi santralini 50 MWh’lik lityum iyon batarya ile inşa etmeyi planlıyor. Tokur hibrit enerji santralinin iki segmenti, sırasıyla 75 hektar ve 2.2 hektar olacak şekilde inşa edilecek. Ayrıca, Aksa Uşak ve Afyonkarahisar illerinde 111 MW kapasiteli bir rüzgar enerjisi santrali ile 111 MWh kapasiteli bir lityum iyon batarya enerji depolama sistemi kurmayı planlıyor.
Yakut Yenilenebilir Enerji, güneydoğuda 150 MW kapasiteli bir güneş enerjisi projesi geliştiriyor. Batarya sistemi, 150 MW işletme gücüne ve 150 MWh kapasiteye sahip olacak. Bu, tam güçte bir saat çalışabileceği anlamına geliyor.
Kasım ayında Türkiye Rüzgar Enerjisi Kongresi’nde konuşan WindEurope CEO’su Giles Dickson, rüzgar enerjisi santrallerini %100 depolama ile eşleştirmeye çalışmanın mantıklı olmadığını belirtti. Başka bir ülkenin bunu yapmadığını ve %20’nin çok daha mantıklı olduğunu ifade etti.
Bataryalı güneş ve rüzgar enerjisi santralleri için yüzlerce ön lisanslı proje bulunuyor
Aralık ayının sonundan hemen önce Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), güneş ve rüzgar tesislerinin yanı sıra kurulması önerilen 25,6 GW’lık 439 projeye ön lisans verdiğini açıkladı.
Bunların toplam değerinin 35 milyar ABD doları olduğu tahmin ediliyor. Ayrıca hükümet, lityum demir fosfat (LFP) pil hücreleri, modülleri ve tüm tesisler için %30 ithalat vergisi getirmeye hazırlanıyor.