Türkiye Büyük Millet Meclisi, göl, baraj ve denizlerin güneş ve rüzgar enerjisi projelerine açılması için bir önerge oyladı. Enerji sektörünü kapsayan bu yasama tasarısı, özellikle yüzeydeki fotovoltaik sistemlerin düzenlenmesini hedefledi. Bir uzman, yerli göllerin onda birini kaplamanın 80 GW gibi etkileyici bir kapasite artışı sağlayabileceğini tahmin etti.
Parlamento komisyonu, Türkiye’deki enerji sektörünü düzenleyen ve kuralları değiştiren tasarıyı kabul etti.
Tasarının en önemli unsurlarından biri, su üzerinde kurulu yenilenebilir enerji santralleriyle ilgili düzenlemeleri kapsadı.
Yatırımcılar, Yenilenebilir Enerji Kaynakları Alanı (YEKA) mekanizması kapsamında belirlenen denizler, rezervuarlar ve doğal göller üzerinde, imar planları gerekmeksizin, elektrik alım anlaşmaları (PPA) ihaleleri için rüzgar ve güneş enerjisi tesisleri kurabilecek. Ancak, tasarı, Kıyı Kanunu ile kaplı deniz alanlarını ve içme suyu olarak kullanılan gölleri kapsam dışı bırakıyor.
Yetkililer daha önce açık deniz rüzgar enerjisi için ilk dört deniz YEKA bölgesini seçmişti.
Van Gölü’nün başlıca hedef olarak görülme nedeni
Yerel medya, tasarının özellikle Türkiye’nin en büyük gölü olan Van Gölü’nde yüzeyde güneş enerjisi santrallerinin kurulmasını kolaylaştırmak amacıyla hazırlandığını iddia etti. İsimsiz kaynaklar, bu hamlenin Arap ülkelerinden gelecek yatırımları kolaylaştırmayı hedeflediğini iddia etti.
Van Gölü’nün yüzeyi deniz seviyesinden 1.640 metre yüksekliktedir. Güneş panelleri düşük rakımlarda daha çabuk ısınır ve bu da verimliliği etkiler.
Yatırımcıların Elektrik Pazar Kanunu uyarınca su kullanımı izni alması gerekecek. Ayrıca, tasarıya göre, göllerde sulama amacıyla enerji santralleri kurulabilecek. Bu yetki, Devlet Su İşleri (DSİ) ve sulama birlikleri tarafından sağlanacak.
GENSED Genel Sekreteri Hakan Erkan, Anadolu Ajansı’na verdiği röportajda, Türkiye’nin tüm göllerinin %10’unu kaplayarak 80 GW ek enerji kapasitesi sağlayabileceğini ve maliyetlerin MW başına 700.000 ABD Doları olacağını belirtti. Erkan ayrıca Türkiye’de şimdiye kadar birkaç pilot proje gerçekleştirildiğini de belirtti.
Buna karşılık, geçen yılın sonunda toplam elektrik kapasitesi yaklaşık 107 GW’a ulaştı ve bunun %10,6’sını güneş enerjisi teşkil etti.
Önerilen diğer değişiklikler arasında, lisanssız yenilenebilir enerji santralleri, kendi elektriğini üretenler, on yılın sonunda pazara girebilecek. Operatörler, bunun içinde belirli ücret ödeyecek. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, enerji verimliliği projelerini maliyetlerinin %30’una kadar hibe ve sübvanse edilmiş faiz oranlarıyla destekleyecek. Tasarı, madencilik ve sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) sektörlerine ilişkin düzenlemeleri de kapsıyor.